Teknolojinin gelişmesi hayatımızı kolaylaştırdığı kadar, dolandırıcıların da yöntemlerini geliştirdi. Eskiden telefonla arayıp kendilerini savcı, polis, asker ya da istihbaratçı olarak tanıtan dolandırıcılar, şimdi yapay zekâ desteğiyle daha profesyonel ve daha inandırıcı bir yöntem kullanıyorlar.

Artık sadece telefonda konuşarak değil; WhatsApp üzerinden yapay zekâ ile hazırlanmış sahte kimlikler, istihbarat belgeleri ve para transfer dekontlarıyla vatandaşları kandırıyorlar. Bu yeni yöntem, özellikle son dönemlerde oldukça yaygınlaştı ve ne yazık ki birçok kişi bu tuzağa düşmeye başladı.

Olay Nasıl Başlıyor?

Senaryonun başlangıcı basit: Telefonunuz çalıyor, arayan kişi kendisini "istihbaratçı" veya "savcı" olarak tanıtıyor. Sicil numarası, resmi kurum telefonu, hatta çalıştıkları Cumhuriyet Başsavcısının adı veriliyor. İnandırıcılığı artırmak için hemen ardından WhatsApp üzerinden kimlik bilgileri gönderiliyor. Gönderilen kimlik üzerinde sizin adınız, soyadınız ve doğru T.C. kimlik numaranız yazıyor. Ancak fotoğraf size ait değil.

Devamında gelen cümleler vatandaşları paniğe sürüklüyor: — "Kimliğiniz FETÖ tarafından kullanılıyor." — "Adınıza yurt dışına para transferi yapılmış." — "Hakkınızda tutuklama kararı çıkarıldı."

 

Size bir tutuklama kararı gönderiliyor. Bu belge de yapay zekâ ile hazırlanmış, oldukça gerçekçi görünüyor.

Korku, Panik ve Psikolojik Baskı

Dolandırıcılar, "Bu bir gizli soruşturma. Bankadaki FETÖ elemanları bizi izliyor. Sadece sizinle görüşebiliriz." diyerek sizi izole ediyorlar. Telefonu kapatmanıza izin vermiyorlar. Banka hesap bilgilerinizi, şifrelerinizi ve mal varlığınızı istiyorlar.

Şifre vermek istemediğinizde tehditkâr bir dil kullanıyorlar: — "Biz canımızı dişimize takmış, sizin için çalışıyoruz. Siz bize, devletin istihbaratına güvenmiyorsunuz!"

 

Polis telsizi sesleri, sahte polis konuşmaları ve çeşitli ses efektleriyle ortamı inandırıcı bir hale getiriyorlar.

Bir yandan, "Bu bir dolandırıcılık" diye aklınızda bir ses oluşuyor. Diğer yandan, "Bu kadar ayrıntılı bir dolandırıcılık olamaz." diyerek kararsızlığa düşüyorsunuz.

Banka Blokesi Bile Hesapta

Bankalar bazen şüpheli işlemleri fark edip hesaba bloke koyuyor. Ancak dolandırıcılar buna da hazırlıklı. Bankaya gittiğinizde telefonu kapatmamanızı, oradan kendilerini aramanızı istiyorlar. Banka çalışanlarının cinsiyetini, davranışlarını sorarak sizi sürekli izlediklerini hissettiriyorlar.

Blokeyi kaldırıyorsunuz, eve dönüyorsunuz, bir sonraki adımda ise kredi çekmenizi istiyorlar. Bunu "daha fazla dikkat çekmek için" yapmanız gerektiğini söylüyorlar.

 

Artık iş, büyük bir dolandırıcılığa dönüştü. Şüpheleriniz kesinleşiyor. Sonunda bir karar veriyorsunuz: Ya oyunu sürdürüp her şeyinizi kaybedeceksiniz ya da telefonu kapatıp en yakın karakola başvuracaksınız.

Gerçeği Unutmayalım!

Buradan tekrar hatırlatmakta fayda var: ? Hiçbir polis, savcı, istihbaratçı ya da asker; telefonda vatandaşlardan bilgi veya para istemez.
? Emniyet birimleri, dolandırıcılara karşı sık sık vatandaşlara SMS yoluyla uyarılarda bulunmaktadır. Lütfen bu uyarılara kulak verelim.
? Eğer benzer bir durum yaşarsanız hemen telefonu kapatın ve en yakın karakola gidin.

Yapay zekâ ne kadar gelişirse gelişsin, gerçek devlet görevlisi vatandaşından para, şifre ya da kişisel bilgi talep etmez.
Bu tuzağa düşmemek için dikkatli ve soğukkanlı olmak yeterlidir.

Aman ha!
Dikkatli olalım, dolandırıcılara fırsat vermeyelim.Gerçeğin taklidine aldanmayalım.